Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesi uyarınca, anlaşmalı boşanma davasında tarafların anlaştığı ve protokolde düzenlediği maddi ve manevi tazminatlar da mahkeme kararı ile hükme bağlanır.
Anlaşmalı boşanma davasında iştirak nafakasının miktarı da tarafların serbest iradelerine bırakılmıştır. Taraflar, çocuğun eğitimi, sağlığı, barınma ve diğer giderleri için ne kadar bir iştirak nafakası ödeneceğine dair anlaşma yapabilirler. Ancak bu anlaşma, çocuğun üstün yararı ilkesine aykırı olamaz. Mahkeme, tarafların anlaşmasını inceleyerek, çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yeterli olup olmadığını değerlendirir. Eğer mahkeme, tarafların anlaşmasını çocuğun üstün yararı ilkesine uygun bulmazsa, miktarı kendisi belirleyebilir.
b) İştirak Nafakasının Boşanmadan Sonra Talep Edilmesi
Boşanma sonrasında iştirak nafakasının talep edilmesi durumunda, talep eden tarafın müşterek çocuğun velayetini almış olması gerekir. Boşanma kararında velayet kendisine bırakılan eş, çocuğunun giderlerine karşı diğer eşten iştirak nafakası talep edebilir. Ancak bu durumda, boşanma sonrasında ortaya çıkan yeni bir durum veya değişen şartlar nedeniyle iştirak nafakasına ihtiyaç duyulmuş olmalıdır. Yani, boşanma kararı verildikten sonra çocuğun ihtiyaçları artmış veya ekonomik durumlar değişmişse, iştirak nafakası talep edilebilir.
c) İştirak Nafakasının Babalık Davası ile Birlikte Talep Edilmesi
Babalık davası, çocuğun biyolojik babasının tespiti amacıyla açılan bir davada, çocuğun velayetinin değiştirilmesi veya iştirak nafakası talep edilebilir. Eğer çocuğun biyolojik babası tespit edilmişse ve bu kişi çocuğun velayetini alacaksa, aynı zamanda iştirak nafakası da talep edilebilir.
İştirak nafakası talebinde bulunan taraf, babalık davası açarak çocuğun biyolojik babasının kim olduğunu mahkemeye ispat etmelidir. Babalık davası sonucunda biyolojik baba tespit edilirse ve çocuğun velayeti bu babaya verilirse, bu durumda iştirak nafakası talep edilebilir.
d) İştirak Nafakasının Miktarının Belirlenmesi
İştirak nafakasının miktarının belirlenmesinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun ihtiyaçları, eğitim, barınma, sağlık gibi giderleri göz önüne alınır. Taraflar, mahkemeye başvurmadan önce iştirak nafakasının miktarı konusunda anlaşabilirler. Ancak mahkeme, çocuğun üstün yararı ilkesine uygun olup olmadığını değerlendirerek anlaşmayı onaylar veya gerekirse miktarı kendisi belirler.
e) İştirak Nafakasının Ödenme Biçimi ve Süresi
İştirak nafakası genellikle aylık olarak ödenir. Ödeme, nafaka yükümlüsünün gelirine uygun bir şekilde belirlenir. Mahkeme, ödemenin nasıl yapılacağına ve süresine karar verir. İştirak nafakası genellikle çocuğun reşit olana kadar devam eder, ancak mahkeme kararı ile süre sınırlandırılabilir.
f) İştirak Nafakasının Yürütülmesi ve İcra İşlemleri
İştirak nafakası kararına uymayan taraf hakkında icra işlemleri başlatılabilir. İcra işlemleri, nafaka alacaklısının hakkını yasal olarak talep etmesini sağlar. İcra müdürlükleri, nafaka borçlusunun mal varlığını tespit ederek, bu mal varlığı üzerinden alacaklıya ödeme yapılmasını sağlar.
Sonuç olarak, iştirak nafakası, boşanmış eşler arasında çocuk bakımı ve eğitimi için ödeme yapılan bir tür nafakadır. Mahkeme kararı ile belirlenen bu nafaka, çocuğun ihtiyaçları, tarafların ekonomik durumu ve diğer faktörlere bağlı olarak belirlenir. Taraflar arasında anlaşmalı boşanma durumunda ise, iştirak nafakası konusunda protokol düzenlenir ve mahkeme bu protokolü onaylar. İştirak nafakası, çocuğun reşit olana kadar devam eder ve belirlenen süre ve miktarlarda ödenir. Taraflardan biri nafaka kararına uymazsa, icra işlemleri başlatılabilir.
Yılmaz Hukuk Danışmanlık ve Arabuluculuk Bürosu - Kocaeli'de hizmet veren arabuluculuk ve her türlü hukuk ve ceza davaları avukatı hukuk bürosu